Kudüs Üniversitesi’nin hazırlamış olduğu; Yeni Ekonomi
Barter konulu Konferansı için Türk Barter Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmed
Sırrı Şimşek’i davet etmiştir. Üniversite Yöneticileri, Öğretim Görevlileri ve
Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği Barter Konferansında; Yeni Ekonomi Barter ve
İslam Ticaret Birliği Sunumu yapılmıştır.
Türk Barter Yönetim Kurulu Başkanı aynı zamanda
Osmanlı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Mehmed Sırrı Şimşek konuşmacı olarak
yer aldı. Katılımcılar arasında; Prof. Imad A.Khatib / Executive Vice President
Of Jerusalem Campus, Prof. Dr. Mustafa Abu Sway , Prof. Hasan Dweik / Exec –
Vice President, Hanna Abdel Nour / Vice President for Planning, Prof. Motasem
Hamdan / Professor of Health Policy & Management, Dr. Yusuf S. Natsheh /
General Director Centre for Jerusalem Studies , Hani Abu Diab / General Manager, Eng. Jamal Barahmeh /
Ceo ile Barter Sisteminin gelişimi, faydaları, güncel uygulamaları ve
Türkiye’deki başarılı örnekleri üzerinde duruldu.
NEDEN
TÜRK BARTER?
Barter Ticaretini geliştirmek isteyen, değişen ekonomilerden
olumsuz etkilenmeden faaliyetlerine devam etmeyi hedefleyen, değişime ve
gelişime açık yeni fikirler ve kazanımlar sağlaması hedeflediğini belirten Türk
Barter Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmed Sırrı Şimşek; “Ticaret, Finansman ve Teknolojinin
baş döndürücü bir hızla değiştiği günümüzde kullanılan ticaret yöntemleri ve
finans yöntemlerinin de günün değişen şartlarına uygun olarak gözden
geçirilmesi ve geçerliliğin sorgulanması gerekmektedir. Yıllardır kullanılan
leasing, faktöring, finansal enstrümanlar mali piyasalarda yeni kaynaklar
oluşturmak ve kaynaklar üzerinde tüketiciye zengin ödeme imkânı sunan, içeriye
önem vermişlerse de henüz beklenen katkıyı sağlayamamışlardır. İnsanlar ve
firmalar için finansmanın büyük bir problem olduğu açıktır. Ekonomide yaşanan
dengesizlikler sıfır finansman ihtiyacı doğururken dış finansman kaynaklarının
azlığı işletmeleri yeni yatırım kararları konusunda zorlamaktadır. Firmalar
ihtiyaç duyduğu finansal kaynağı zamanında ödenebilir bir maliyetle sahip
olabilirse iş dünyamız ekonomik yönde uzun mali yapıları güçlü kuruluşlar ile
faaliyet gösteriyor olacaktır. Ancak bu problemleri bugünün gelişmiş ülkeleri
de yaşadılar. Gelişmiş ülkelerin büyük krizleri zararsız atlatmalarında
geliştirdikleri regülatör sistemlerin payı büyüktür. Kârın esas amaç olduğu
ticaret dünyasında ister para, ister mâl takası olsun her işletmenin mutlaka
desteğe ihtiyacı vardır. Barter Sistemi de bu desteğin kullanılabilir ve kolay
yöntemlerle işletmelerin hizmetlerine sunmaktadır.” Şeklinde sözlerini
gerçekleştirdi. Sözlerine şu şekilde devam etti;
Barter
Sistemi; Şirketlerin ürettiği mal veya hizmeti satabileceği Ticaret Modelidir. Şirketlerin, mal ve
hizmet kredisi kullanabildiği Finansman
Modeldir. Bir şirketin satın aldığı mal veya hizmetin
bedelini, yine kendi ürettiği mal veya hizmetle karşılamasını sağlayan Ödeme Sistemidir. Arz - talep dengesi
gözetilerek satış ve alış işlemlerinin karşılanması modeline göre çalışır.
Barter Sistemi’nin avantajları; Ticaret hacmini artırır. Satışları artırır.
Stokları eritir. Kapasite kullanımını artırır. Pazarda rekabet gücünü artırır.
Faizsiz Kredi Kullanımını sağlar. Yatırım desteği sağlar. Borçlarınızın
yapılandırılmasını sağlar. Alacakların tahsilini sağlar. Neden Türk Barter diye
sorarsanız; Türkiye’de Barter sisteminin
kuruculuğu ve öncülüğünü üstlenmiştir. 29 yıllık Barter tecrübesi ile hizmet
vermektedir. Güçlü teknolojik alt yapı ile hizmet vermektedir. Dünya Barter
Birliği (IRTA) üyesi ve yönetiminde bulunmaktadır. Hızlı ve doğru çözümler
üretmektedir.” Şeklinde sözlerini tamamladı.
İSLAM TİCARET BİRLİĞİ
Türk
Barter, İslam ülkeleri arasında 'Alternatif Ticaret ve Finans Sistemi ile
birlikte 'İslam Ticaret Birliği'ni kurarak hem mevcut finansal problemlere bir
çözüm getirmeyi hem de İslam ülkeleri arasında alternatif bir ortak pazar
kurmayı hedeflemektedir. Tüm İslam Ülkeleri ile Asya ve Avrupa’nın merkezinde
bulunan Türkiye’nin öncülüğünde mümkün olan en kısa sürede, nakit ticaretin
yanında tüm kaynakları seferber ederek bütün İslam ülkelerine ayrı bir dinamizm
sağlayacak İslam Ticaret Birliği’nin kurulmasında Türk Barter önemli bir role
sahip olacaktır. Ticaret Birliği üyeleri arasında kardeşlik ve dayanışmanın
yanında asıl hedef olan ekonomik büyüklüğü sağlamaktır. Üye ülkelerin finans
sıkıntılarını ve alternatif ticaret arayışlarını çözmek maksadıyla İslam
ülkelerine sermaye katılımı ve destek sağlanması planlanmıştır.
İslam
Ticaret Birliği’nin amacı, İslam Şeriatı doğrultusunda, Müslüman Toplumların
birlikte ekonomik kalkınmalarına, sosyal gelişmelerine katkıda bulunmaktır.
İslam ülkelerinde değerlendirilmeyen çok sayıda yer altı ve yer üstü kaynakları
bulunmaktadır. Gündemden düşmeyen Avrupa Birliği’ne giriş sürecimiz ile ilgili
bu kadar vakit kaybedilirken değerlendirilmeyen kaynakları kazanca dönüştürmek
için, doğru temeller üstüne oturtulan ve sürekliliği sağlanan İslam Ticaret
Birliği kurulması için güç birliğine varılmalıdır.
İslam
ülkelerinin mevcut ticaret sistemlerinin üzerinde bir baskı unsurunun olduğunu
ve bir çıkmaza doğru sürüklendiği müşahede edilmektedir. Türk Barter, İslam
ülkeleri arasında 'Alternatif Ticaret ve Finans sistemi ile birlikte 'İslam
Ticaret Birliği'ni kurarak hem mevcut finansal problemlere bir çözüm getirmeyi
hem de İslam ülkeleri arasında alternatif bir ortak pazar kurmayı
hedeflemektedir.
Düzenlenen
konferansta konuşmacı olarak yer alan Türk Barter Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmed
Sırrı Şimşek; İslam Ticaret Birliği sunumunda İslam Devletleri arasında Barter
Sistemini kullanarak kurulabilecek ortak pazar ve ekonomik faaliyetlere
değindi. Bu ve benzeri panellerin devam ettirilerek Barter Sistemi’nin tabana
yayılması sağlanacağını, böylece ileriki dönemlerde Barter Sisteminin daha
olgun ve bilinçli zeminlerde işletilebileceğini açıkladı. İslam
Ekonomisi ve Ortak Ekonomik Sistemler konferansında İslam Ticaret Birliği’ne
değinen Şimşek; “İslam Ticaret Birliği üyeleri arasında kardeşlik ve dayanışmanın
yanında asıl hedef olan ekonomik büyüklüğü sağlayacaktır.” Dedi. Dr. Mehmed
Sırrı Şimşek;
Bugün
buraya toplanan tüm İslam Ülkeleri ile Asya ve Avrupa’nın merkezinde bulunan
Türkiye’nin öncülüğünde mümkün olan en kısa sürede, nakit ticaretin yanında tüm
kaynaklarımızı seferber ederek bütün İslam ülkelerine ayrı bir dinamizm
sağlayacak İslam Ticaret Birliği’ni hayata geçirelim. Gündemden düşmeyen Avrupa
Birliği’ne giriş sürecimiz ile ilgili bu kadar vakit kaybedilirken
değerlendirilmeyen kaynakları kazanca dönüştürmek için, doğru temeller üstüne
oturtulan ve sürekliliği sağlanan İslam Ticaret Birliği kurulması için güç
birliğine varılmalıdır. İslam ülkelerinde değerlendirilmeyen çok sayıda yer
altı ve yer üstü kaynakların değerlendirilmesi gerekmektedir. İslam Ticaret
Birliği’nin kurulmasında Türk Barter önemli bir role sahip olacaktır. 29 yıldır
bilgisi, tecrübesi ve teknolojik altyapısı ile Barter sistemini gerek ulusal
gerek uluslararası alanda başarılı bir şekilde uygulamış ve uygulamaya devam
etmektedir. İslam ülkelerinin mevcut ticaret sistemlerinin üzerinde bir baskı
unsurunun olduğunu ve bir çıkmaza doğru sürüklendiğini müşahede etmekteyiz. Bu
sebeple biz Türk Barter olarak, İslam ülkeleri arasında 'Alternatif Ticaret ve
Finans Sistemi ile birlikte 'İslam Ticaret Birliği'ni kurarak hem mevcut
finansal problemlere bir çözüm getirmeyi hem de İslam ülkeleri arasında
alternatif bir ortak pazar kurmayı hedefliyoruz.
Amacımız;
İslam Dünyasının hak ve menfaatlerini korumak, işbirliği ve dayanışmayı güçlendirmektir.
İslam Ticaret Birliği üyeleri arasında
kardeşlik ve dayanışmanın yanında asıl hedef olan ekonomik büyüklüğü
sağlayacaktır. Üye ülkelerin finans sıkıntılarını ve alternatif ticaret
arayışlarını çözmek maksadıyla İslam ülkelerine sermaye katılımı ve destek
sağlanması planlanmıştır. İslam Ticaret Birliği’nin amacı, İslam Şeriatı
doğrultusunda, Müslüman Toplumların birlikte ekonomik kalkınmalarına, sosyal
gelişmelerine katkıda bulunmaktır.
Yıllardır Avrupa Birliği Kapısında bekletilen
Türkiye’nin Alternatif Model olarak İslam Ticaret Birliği para birikimi olarak
da Barter’a ekonomik büyüklüğü sağlayacaktır.
Projemizin amacı; İslam ülkelerinde İslam Ticaret Ortak
Pazarı'nı kurmak. Üyeler arasında ticareti geliştirmek. Üyeler arasında
finansman ihtiyacı karşılamak. Üyeler arasında ortak para birimi olarak altını
kullanmak. Üyeler arasında teknik işbirliğine yardımcı olmak ve teknik yardım
sağlamak. Müslüman ülkelerdeki ekonomik, mali ve finans faaliyetlerinin İslami
kurallara uygun şekilde yürütülmesi yönünde projeler gerçekleştirmektir. Projenin işlerlik kazanması ve
başarısı için etkin bir yönetim organizasyonu olmalı ve buna uygun kadrosu
kurulmalıdır. Proje İş Geliştirme
sorumluluğun bir parçasıdır.
Hedeflerimizden bahsetmiş olursak; Kurulacak İslam
Ticaret Birliği ile ülkelere ek bir ticari pazar kazandırılmış olacaktır. İslam
ülkelerinin finans ihtiyaçları karşılıklı olarak çözülecektir. Nakit finansmanın yanında ülkelere
Barter ile nakitsiz finansman desteği de sağlanmış olacaktır. Üye ülkeler atıl kapasitelerini satışa
çevirerek cirolarını ve kârlılıklarını arttıracaklardır.” Şeklinde sunumunu
gerçekleştirmiştir.
Kudüs
Üniversitesi (AQU), Kudüs kentindeki ilk ve tek Arap üniversitesidir. AQU,
lisans, yüksek lisans ve doktora programları dahil olmak üzere programların
çeşitliliği açısından Arap bölgesindeki en büyük üniversitelerden biri haline
gelmiştir. Sunduğu sosyal, beşerî, tıbbi, bilimsel ve biyolojik bilimlerin ana
akademik alanları altında 100'den fazla birbirinden farklı program bulunmaktadır.
Tıp, Diş̧ Hekimliği, Eczacılık, Sağlık Meslekleri, Halk Sağlığı, Mühendislik,
Bilim ve Teknoloji, Hukuk, Sanat, Hind Al-Husseini Kız Sanat Koleji, İkili
Çalışmalar, Al-Quds-Bard (Kudüs Şiiri), Kur’an ve İslami Çalışmalar, İşletme ve
Ekonomi, Davet ve Dinin Temelleri, Eğitim Bilimleri alanlarında lisans ve
lisansüstü çalışmalar ise halen sürdürülmektedir.
Üniversitemizde 10
bin 800 lisans öğrencisi ve bin 900 lisansüstü öğrenci olmak üzere yaklaşık 12
bin 700 öğrenci kayıtlıdır. Üniversitemiz, QS Dünya Üniversite Sıralamasına
göre 2022-2023 yılı için Filistin'de birinci sırada yerini almıştır. AQU, başta
Kudüs şehri olmak üzere Filistin halkının karşılaştığı sorunlara çözüm
önerileri sunacak araştırmalar sağlama misyonu kapsamında, mali ve sosyal
statüsü ne olursa olsun her Filistinliye bilgi sağlama stratejisini
gerçekleştirmek için Filistin’deki en büyük Öğrenci Mali Yardım Programı’nı her
yıl geliştirmiştir.
Al-Quds Üniversitesi,
Arap ve İslam vicdanına derin izler bırakan köklü bir kurumdur. Üniversiteyi
kurma fikri, 1931 yılında Kudüs şehrinde düzenlenen İslam Dünyası Konferansı’na
katılan liderlerin ortak kararıyla belirginleşti. Üniversitemiz 1978'de
kurulmuş; Dava ve Din Temelleri Koleji, daha sonra 1981'de Bilim ve Teknoloji
Koleji ve Arap Sağlık Meslekleri Koleji ile birleşen ilk koleji olma özelliği
taşımaktadır.
Üniversitemize ilk
kez Al-Quds Üniversitesi adı verilmiş ve Arap Üniversiteleri Birliği,
üniversitemizin üyeliğini resmen kabul etmiştir. Al-Quds Üniversitesi,
kuruluşundan bugüne Filistin yükseköğretiminde modernleşme ve gelişmeye öncülük
etmiştir. 1992 yılında Filistin'de ilk Hukuk Fakültesi, üniversitemiz
bünyesinde kurulmuştur. 1994 yılında ilk Beşerî Tıp Fakültesi, 1997 yılında ilk
Halk Sağlığı Fakültesi, 2000 yılında ilk Diş̧ Hekimliği Fakültesi, 2009'da New
York'ta Bard College ile ortak olarak ilk Liberal Çalışmalar Fakültesi ve
2015'te ilk İkili Çalışmalar Koleji kurulmuştur.
Kudüs Vakfı ve
Osmanlı Vakfı İşbirliği ile Kudüs Üniversitesi (AQU)’nde gerçekleştirilen
Değişen ve Farklılaşan Dünya Ekonomisinde Bölgesel Büyüme konulu konferansta
Yeni Ekonomi ve
Finansal
Enstrümanlar ele alındı. 2 gün süren panelde Yeni Yüzyılın Finansal Enstrümanı
ve Yeni Ekonomi Barter konulu bir sunum ve tebliğ paylaşan Osmanlı Vakfı
Mütevelli Heyeti Başkanı ve Türk Barter Yönetim Kurulu Başkanı Dr. M.Sırrı
Şimşek, “AfroAsya bölgesel büyüleyici kültürel ve ekonomik zenginliğinin
konseptini yaşadığımız yüzyılda tüm dünyaya kabul ettirmenin tek yolunun
yaşadığımız zaman dilimi içerisinde tıkanan küresel enerji, gıda ve finansal
daralma da gözönüne alındığında ‘Barter
Sistemi’ ile olacağının vurgusunu yaptığı sunum ve tebliğle bölge siyasi ve
kanaat önderleri ile üniversite akademik kurulunda paylaştı.
Misyonu;
Eğitim öğretimin
güncel yöntemlerini kullanarak Açıköğretim felsefesini uygulamak ve yaymak,
teknik gelişimleri uygulamak, eğitim sürecinin merkezinde olması gereken
öğrenciler üzerinde odaklanarak üniversite alt yapısını ve eğitim müfredatını
geliştirmektir.
Uzak Mesafeli Öğretim
(Açıköğretim) hizmetlerini mümkün olduğunca fazla sayıda öğrenciye ulaştırmak,
eğitim programındaki Diploma ’ya ek olarak çeşitli programlarda lisans ve
yüksek lisans sağlamak.
İdeolojik ve siyasi
karmaşalardan uzak, modern bir eğitim sunmak, düşünme ve konuşmayı cesaretlendirmek
İş piyasası ve toplum
ihtiyaçlarını en çok ihtiyaç duyulan akademik programlar ile karşılamanın
yanında, öğrenmenin pratik uygulamasına odaklanmak
Üniversiteyi bir
elektronik Üniversite’ye dönüştürmeye çalışmak. Hassas kalite prensipleri, gerekli
kalifiye ekip, finansal destek ve yetiştirme konularını tam olarak çözüme
kavuşturmak
Yerel, bölgesel ve
uluslararası eğitimsel, sosyal ve ekonomik kurumlar ile sıkı bağlar kurmayı
vurgulamak.